Dünya Sağlık Örgütü Tartışmalı AstraZeneca Aşısı Hakkında Açıklama Yaptı

Dünya Sağlık Örgütü’nün Avrupa Direktörü Hans Kluge tarafından online ortamda gerçekleştirilen basın toplantısında durum değerlendirmesinde ve aşılara dair açıklamalarda bulundu. Balkanlar, Baltık Ülkeleri ve Orta Avrupa’da son haftalarda vaka sayılarının arttığına dair uyarılarda bulundu.

Direktör Kluge Avrupa’daki ölüm rakamlarının geçen yıldan daha fazla olduğunu dile getirdi.

Bazı ülkelerin kanda pıhtılaşmaya neden olarak akciğer embolisi ve damar tıkanıklığı gibi rahatsızlanmalara neden olduğu gerekçesi ile Oxford-AstraZeneca aşısının kullanımını askıya aldıkları bilinirken Kluge bu durum hakkında da bazı değerlendirmelerden bahsetti.

Ülkelerin aşıyı geçici olarak askıya almasına neden olan kanda pıhtılaşmaya bağlı akciğer embolisi ve damar tıkanıklığı rahatsızlıklarının kaynağının araştırıldığı belirtilirken, AstracaZeneca aşısının faydalarının risklerinden daha ağır bastığını ifade eden Kluge hayat kurtarmak için bu aşının da diğer aşılar gibi kullanımına devam edilmelidir dedi.

Peki Türkiye’de hangi aşıları kullanıyoruz? Aşı uygulaması ne durumda?

TÜRKİYE’DE HANGİ AŞILAR KULLANILIYOR?

Türkiye’de de ne yazık ki Avrupa’daki bölgelerde olduğu gibi vakalarda özellikle mutasyona ve normalleşmeye bağlı olarak artış görülmekte. Bu artışın kontrol altına alınması ve salgının risklerinin azaltılması adına aşı çalışmaları büyük önem taşıyor. Türkiye aşı konusunda firmalar ve devletler ile görüşmelerini sürdürürken aynı zamanda yerli aşı üzerindeki çalışmalarda son hızla sürdürülüyor.

Şu ana kadar ülkemizde Sinovac ve Pfizer/Biontech aşısının uygulandığı biliniyor. Pfizer/Biontech sınırlı sayıda uygulanırken genelde Çin tarafından üretilen geleneksel metotlar ile geliştirilmiş Sinovac aşısı kullanılıyor.

AŞI ÇALIŞMALARI NE DURUMDA?

Türkiye ilk kez ocak ayında SARS-CoV 2 enfeksiyonuna karşı aşılama çalışmalarına başladı. Bu süreçte yine elimizde Sinovac bulunması nedeniyle ilk aşı grubu olan sağlık çalışanlarına bu aşılar uygulandı.

Ocak ayında çok hızlı bir biçimde başlanan aşı çalışmalarında ne yazık ki sonraki süreçte bir takım aksaklıklar nedeniyle yavaşlama görüldü. Bu yavaşlamanın en temel nedeni olarak ise yeterli miktarda aşıya ulaşamama durumunun olduğu biliniyor. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de başka ülkeler veya yabancı şirketler tarafından üretilen bu aşılara yeterli miktarda ulaşabilmek oldukça zor görünüyor. Bu yüzden yerli aşı çalışmalarında sona gelinmesi ve üretime geçilmesi umut ile beklenmekte. Sağlık Bakanı bilim kurulu toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada 4.5 milyon doz aşının daha geleceğinin müjdesini verse de henüz hala yeterli rakamlarda aşıya ulaşabilir durumda değiliz. kamu haber

AŞIDA SIRA KİMDE? MART AYINDA KİMLER AŞI OLABİLİYOR?

Sağlık Bakanlığı ocak başında aşı çalışmalarına başlarken bir sıralama yayımladı ve bu sıralamaya göre aşı çalışmaları 4 aşamaya bölünmüş durumda idi. Bu 4 aşamanın birincisi aşamasındaki bireylerin iki doz aşıları da tamamlanmış durumda.

Tarihler 18 Mart’ı gösterdiğinde ise aşı olabilecek gruplar ikinci aşama içinde yer alan bazı grupları kapsar durumda. Şu anda aşı olabilen gruplar olarak;  ikinci aşama içerisinde belirtilen bazı bakanlıkların personelleri, köy okullarında görev yapan eğitim sektörü çalışanları ve yaş grubu olarak da 60-65 yaş arası gruplar aşı olabilir durumda görünüyor.