Siyanür Nedir, Nerelerde Kullanılır? Siyanür Zehirlenmesi Nasıl Olur?
İstanbul'un Fatih ilçesinde dört kardeşin ölümüne siyanür içmeleri sebep olmuştu, bugün gece Antalya Konyaaltı ilçesinde yaşanan olayda da dört kişilik bir ailenin ölümünde siyanürün etkili olduğu şüphesi ortaya çıktı. Ülkemizde son günlerde yaşanan bu vehim hadiselerde ismini sıkça duyduğumuz siyanür nedir? Siyanür bir kimyasal olarak nerelerde kullanılır? Siyanür'ün öldürücü etkisi hangi durumlarda yaşanmaktadır? Siyanür zehirlenmesi nasıl olur? işte detaylar…
Geçtiğimiz günlerde İstanbul’un Fatih ilçesinde dört kardeşin cansız bedenleri bulunmuştu. Kapılarına “dikkat siyanür var” yazılı not bıraktıkları evde cansız bedenleri bulunan 2’si kadın 4 kişinin intihar ettikleri ortaya çıkmıştı. 48 ile 60 yaşları arasında bulunan bu dört kardeşte yapılan otopsi incelemesi sonrası içtikleri suya siyanür kattıkları ortaya çıkmıştı. Kardeşlere siyanür’ün kimin getirdiğine yönelik çalışmalar polis ekipleri tarafından araştırılmaya devam ederken, dün akşam Antalya‘da da acı bir olay gerçekleşti. İki çocuklu dört kişilik bir aileye bir türlü ulaşamayan bir yakınları, geceye kadar babaya ulaşamayınca polis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen polis ekipleri dört kişilik ailenin cansız bedenleriyle karşılaştı. Evde yapılan incelemede aile üyelerinin siyanür içerek intihar ettikleri şüphesi ortaya çıktı. 9 ve 5 yaşlarında iki çocukları bulunan bu ailenin ölüm sebeplerine dair inceleme devam ederken, bir kez daha siyanür ile intihar meselesi ülkemizi üzüntüye boğdu. Biz de ülkemizi yasa boğan bu iki acı olayda adını duyduğumuz kimyasal olan siyanür hakkında sizleri bilgilendirmek istedik. Siyanür nedir, siyanür zehirlenmesi nasıl olmaktadır? İşte detaylar…
Siyanür Nedir?
Siyanür, bir karbon ve ona üç bağlı azot içeren kimyasal bileşiklere verilen isimdir. Günlük hayatta tükettiğimiz yiyeceklerde de vücudumuza zarar vermeyecek miktarda siyanür bulunmaktadır. Bazı böcekler, bitkiler ve bakteriler de siyanür üretimi sağlamaktadır. Ancak siyanür miktarı arttığı takdirde bu kimyasal direkt olarak zehre dönüşmektedir. Kiraz, badem, kayısı, şeftali, erik, fasulye, patates, turp, lahana, şalgam, brokoli ve mısır siyanürlü bileşikleri doğal olarak üretmektedir.
Endüstri sektöründe genellikle taşıma ve saklama güvenliği sebebiyle tuzları sodyum siyanür ve trityum siyanür demir çelik endüstrisi ve maden sanayi gibi çok çeşitli sanayi kollarında kullanılmakla beraber gaz formu hiydrosiyanik asit de ‘HCN’ akrilik fiber , plastik üretimi ve sentetik kauçuk uygulamalarında yoğun şekilde kullanılmaktadır. Hidrosiyanik asit 28 santigrat derecede kaynama noktasına ulaşır. Kekremsi ve ağızda kötü etki yaratan acı badem kokusuna sahiptir.
Siyanür beyaz granüle benzemektedir. Toz haline getirilebildiği gibi, kaya tuzunun parçalanmış şeklini de andırmaktadır. Çok kolay eriyebilen bir özelliğe sahiptir. Suya veya başka bir sıvıya karıştırılarak içilmesi durumunda öldürücü etkisi ortaya çıkmaktadır. Evlerde kullanılacak herhangi bir özelliği söz konusu olmadığı gibi, ev içerisinde bulundurmakta oldukça tehlikelidir. Kokusu bile insan sağlığına kötü şekilde etkilemektedir.
Siyanür Nerelerde Kullanılır?
Ülkemizde ve dünya’da siyanür çeşitleri farklı endüstri kollarında kullanılmaktadır. Bunlardan en önemlisi kimyasal üretim endüstrisidir. Bunu nylon, polyamid , akrilik ve plastik üretim sanayileri takip etmektedir. Madencilikte de altın ve gümüş liç proseslerinde siyanür kullanımı vardır. Kimyasal madde üretiminde, hayvan yeminde ve haşere ilaçlarında kullanılır. Sodyum siyanür ise genellikle madencilikte olmak üzere kimya sanayi ve optik endüstrisinde de kullanılır.
Siyanür Zehirlenmesi Nasıl Olur?
Çok yüksek miktarda siyanür kullanılmasının zehirlenmelere sebep olduğu bilinmektedir. Oysa, yukarıda da bahsettiğimiz üzere bazı besin maddeleri içerisinde az miktarda siyanür bulunmaktadır. Bunların tüketiminde herhangi bir zehirlenme riski söz konusu değildir. Günümüzde en çok sigara dumanı ve yangın dumanı soluması sonucunda siyanür zehirlenmelerine maruz kalınmaktadır. Siyanür kanda bulunan methemoglobin’e irreversible (geri dönüşümsüz) bir şekilde bağlanarak, bu özelliği ile kanın dokulara oksijen perfüzyonunu sağlayamaması sonucu hipoksi’ye ve sonuçta hipoksik şok ve ölüme neden olur. Oksijen mevcuttur fakat kanda taşınamaz. Vücut adeta oksijen havuzunda boğulur. Siyanür zehirlenmesi yaşayan kişilere sodyum nitrit verilmelidir.
Memlekette bir bu eksikti. Zaten kolay yoldan ölmek isteyen insan çok şimdi bir de bunun bokunu çekeriz.